Bir Gencin Itirafları III

İstanbul Coffee Festival’de Radarıma Takılanlar


Böylesi etkinliklere, geleceğe umutla bakamayan(!) gençler olarak bence gerçekten ihtiyacımız var.


     Bu sene ilk defa İstanbul Coffee Festival’e katıldım. Eğlenceli ve bir o kadar güzel bir etkinlikte yer almanın beni ne kadar mutlu ettiğini tarif edemem! Özellikle son zamanlarda katıldığım birçok etkinliği organizasyonu ile birlikte değerlendirmeye çalışıyorum. Elbette hepsinin arkasında onlarca kişinin emeği var. Ama bazen olmadı mı olmuyor..

     Bu sene dördüncüsü yapıldığı için mi, baştaki insanların süper ilgi ve başarısıyla alakalı mı bilmem, gerçekten on numara beş yıldız bir etkinlikti benim için. Böylesi etkinliklere, geleceğe umutla bakamayan(!) gençler olarak bence gerçekten ihtiyacımız var. Çünkü güzel insanlarla güzel ortamlarda buluşmak hakikaten keyif veriyor.

     Dört gün süren etkinliğin aslında sadece bir gününe katılabildim. Biraz da sudan çıkmış balığa döndüm diyebilirim! Her tarafta bir aktivite, bir tarafta konser bir tarafta workshop’lar... Deneyimsiz olarak katıldığım bu etkinlikte cidden ne tarafa gideceğimi, neyi tadacağımı şaşırdım. E kahve içmek güzel ama çarpıntıdan da ölmemek lazım. Bir konser alanı, bir kahve stantları derken koskoca bir günümün nasıl geçtiğini anlamadım. İzninizle bu ilk kahve festivali deneyimimden radarıma takılan güzel işleri paylaşmak istiyorum:

-       Öncelikle festivalin ana sponsoru Paşabahçe 'nin standında Gencer Savaş ve ekibi mutfak araç gereçleriyle bir ritim şovu sergiledi. Festival alanına iyice eğlence kattı.
-       Türk Telekom Prime, bu sene özellikle beach’lerde karşıma çıkmıştı. Dekorasyona yaptığı küçük etkiler bence gayet başarılıydı. Burada da konser alanına koydukları minderler ve yine oturmalı düzende oluşturdukları alanlar ile insanların sabahtan akşama kadar rahat ve keyifli saatler geçirmesini sağladılar.
-       Kuru Kahveci Mehmet Efendi, adına ve böylesi kapsamlı bir kahve festivaline yakışır şekilde çok büyük bir stant yapmıştı. İki katlı standın alt katında kahveleri deneyebiliyor, kafe gibi tasarlanan üst katında ise festival alanının keyfini çıkarabiliyordunuz.
-       Eti Karam ise hem Chill Out Zone sponsoru olmuş hem de alana özel yine çok keyifli bir stant tasarlamış. Çimenlik alanın doğasına uygun ahşap ağırlıklı mekan baktıkça insanın içini açıyordu.
-       Daha önce gidenler bilir (Ben arkadaşlarımdan görmüştüm J). Kahve festivali biraz da markaların yarattığı eğlenceli karton bardaklarla ünlüdür. Bu konuda, güne Türk Kahvesi’yle başlamak için oturduğum Arzum Okka’nın bardaklarına bayıldım! Birinde “Ben seni Okkalı sevdim, sen beni Vaytçaklıtmoka!”, bir diğerinde “Beraber bi’ Türk Kahvesi içelim mi tatlı çocuk / kız?” yazan bardakları sevimliliği ile beni benden aldı.
-       İrfan Sayar’ın seneler önce açtığı Porof. Zihni Sinir Proce dükkanı ile 2016 yılında hayata geçen Zihni Sinir Kahve Ortamı Procesi de festivale renk katan bir diğer isimdi. Başlarında keple dolaşan ve festival sonunda mezun olur gibi kep atan çalışanları festivalin eğlencesine eğlence katmış. Fakat önünden her geçtiğimde o kadar sıra vardı ki, kahvelerini tatmaya zaman bulamadım.
-       Festivalde tanıştığım bir diğer marka ise Kafeingo oldu. İnternetten kahve siparişi verebiliyormuşuz ve kahvemiz taze taze kavrulduktan maksimum 3 gün sonra bize ulaşıyormuş. Şahsen ben kendilerine bir şans tanımak ve kahvelerini en yakın zamanda denemek istiyorum.
-       Ve orada tanıştığım Zeynep Aktan’ın Picamimi’leri ise beni benden aldı! Uzun zamandır bu kadar güzel ve tatlı çizimlere rastlamadım diyebilirim. Hem festivalden hatıra kalsın hem de benim de Picamimi’m olsun diyerek kartpostal almak istedim ama seçim yapmak çok zordu, zira hepsi birbirinden şekerdi!

     Gidemediğim o kadar çok stant ve marka, tadamadığım o kadar çok şey var ki! Hepsi içimde kaldı desem yeridir. Sanırım bu kadar güzel duygularla ayrıldığım festival için seneye kombine bilet alacağım... Aradığınızda bana ulaşamazsanız, yanıma gelip kontrol edin, çarpıntıdan gitmemiş olayım J

     Son olarak bizleri bu güzel festivalle buluşturan Dsm Group ve Sayın Alper Sesli’ye kocaman teşekkürler! Daha nice güzel festivalde buluşmak üzere...





Yorumlar

Popüler Yayınlar